petshop
kurtköy escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu 2023 deneme bonusu veren siteler

Tavil İMAMOĞLU
Köşe Yazarı
Tavil İMAMOĞLU
 

HAYAT KAYNAĞI

Biz yoktuk. O, var etti. Bizi varlığından haberdar etti. Bize yaşamamız için ömür verdi. Sayılamayacak kadar nimetler ihsan ve ikram etti. Hava verdi. Su verdi. Ekmek verdi. Bütün bunların mukabilinde bize düşen; öncelikle nimetlerin farkında olmak, nereden geldiğini bilmek, verilişlerine memnuniyet göstermek, verene karşı Hamd-u Senada, şükürde bulunmak, nankörlük etmemektir.  Nimetlerden verenin emir ve yasakları doğrultusunda yararlanmaktır. Yeterince yiyip içmek fakat israf etmemektir. Hayatın olmazsa olmazlarından biri sudur. Su bütün canlıların hayat kaynağıdır. Hem var oluşta hem de varlığın devamında elzem olan büyük nimetler arasındadır. Su hem temiz, hem de temizleyicidir. İslamı-ı Nur, suyu temiz ve temizleyici kılan Allah’a ( c.c. ) sayısız Hamd-u Senalar olsun! Şu ana kadar yapılan bilimsel çalışmalarda, dünyamızın dışındaki gezegenlerde de su buna bağlı olarak da canlı varlığı araştırmaları devam etmektedir. Diğer canlılarla beraber yaşadığımız dünyamıza has su nimetine karşı bize düşen; suyun kadri kıymetini bilmektir. Ayrıca içerek susuzluğumuzu giderirken, abdest alırken, gusl ederken,  ne maksatla olursa olsun onu kullanırken asla israf etmemektir. Su canlıların hayat kaynağıdır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’in Zuhruf Suresi’nin 11. Ayetinde; “  O suyu gökten bir ölçüye göre indirir, biz onunla ölü memleketi diriltiriz..”, Nahl Suresi 11.ayetinde ise” Allah o su ile size ekin, zeytin, hurma ağaçları, üzümler ve her türlü meyvelerden bitirir. Elbette bunda düşünen bir kavim için bir ibret vardır.” Buyrulmaktadır. Bu ve benzeri Ayet-i Kerimelerden anlayacağımız üzere; Ulu Allah’ımız ( c.c. ) sağlık, temizlik ve enerji kaynaklarımız olan denizleri, ırmakları ve diğer doğal kaynakları insanın emrine amade kılmıştır. Bize düşen; onlardan istifade etmektir. Şükretmek, nankörlük etmemektir. Yararlanmak fakat israf etmemektir. Kirletmemek, temiz tutmaktır. Onda bizimle birlikte diğer canlıların da hakkı olduğunu unutmamaktır. Yüce Yaratıcımız kainatta her şeyi bir denge ve bir ölçü içinde yaratmıştır. Kara, deniz ve havadaki bu ekolojik dengenin korunmasını istemiştir. On sekiz bin alem ile ifade edilen varlık aleminde bütün mahlukat yaratılış gayesine uygun hareket ederken, haddini,  hududunu tanırken ne yazık ki Kur’an’ın ifadesi ile; “ İnsanların kendi işledikleri kötülükler sebebiyle karada ve denizde bozulma ortaya çıkmıştır...” Yukarıda ki meali zikredilen Ayet-i Kerimede, ekosistemde meydana gelecek olan bozulmanın, havada, suda ortaya çıkacak olan kirlenmenin müsebbibinin insan olduğu önceden bildirilmiş, insanoğlunun da bu bozulmadan etkileneceği belirtilmiştir. Çağımızın önemli sıkıntılarından birisi de; ölçüsüz ve dengesiz davranışların sonucu olarak ekolojik dengenin bozulması, buna bağlı olarak da çevre kirliliği sorununun ortaya çıkmasıdır. Çevre kirliliğinden en çok etkilenenlerden birisi de su kaynaklarıdır. Dünya hayatımızda bütün nimetler gibi suyu da ihtiyaçlarımız ölçüsünde kullanarak israf etmemeliyiz. Tabii çevreyi ve ekolojik dengeyi bozmamalıyız. Aksi takdirde diğer canlılarla birlikte bizzat kendimizin zarar göreceğini göz ardı etmemeliyiz. Yüce dinimiz İslam israfı yasaklamış, israf edenleri Şeytan’ın kardeşleri olarak nitelemiştir. O halde hedefimiz ölçülü, dengeli olmak, imar etmek, ıslah edebilmek, nimetlerden istifade ederken israf etmemek, bulmak istediğimiz gibi bırakmak olmalıdır.
Ekleme Tarihi: 31 Ağustos 2013 - Cumartesi

HAYAT KAYNAĞI

Biz yoktuk. O, var etti. Bizi varlığından haberdar etti. Bize yaşamamız için ömür verdi. Sayılamayacak kadar nimetler ihsan ve ikram etti. Hava verdi. Su verdi. Ekmek verdi. Bütün bunların mukabilinde bize düşen; öncelikle nimetlerin farkında olmak, nereden geldiğini bilmek, verilişlerine memnuniyet göstermek, verene karşı Hamd-u Senada, şükürde bulunmak, nankörlük etmemektir.  Nimetlerden verenin emir ve yasakları doğrultusunda yararlanmaktır. Yeterince yiyip içmek fakat israf etmemektir.

Hayatın olmazsa olmazlarından biri sudur. Su bütün canlıların hayat kaynağıdır. Hem var oluşta hem de varlığın devamında elzem olan büyük nimetler arasındadır. Su hem temiz, hem de temizleyicidir. İslamı-ı Nur, suyu temiz ve temizleyici kılan Allah’a ( c.c. ) sayısız Hamd-u Senalar olsun!

Şu ana kadar yapılan bilimsel çalışmalarda, dünyamızın dışındaki gezegenlerde de su buna bağlı olarak da canlı varlığı araştırmaları devam etmektedir.

Diğer canlılarla beraber yaşadığımız dünyamıza has su nimetine karşı bize düşen; suyun kadri kıymetini bilmektir. Ayrıca içerek susuzluğumuzu giderirken, abdest alırken, gusl ederken,  ne maksatla olursa olsun onu kullanırken asla israf etmemektir.

Su canlıların hayat kaynağıdır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’in Zuhruf Suresi’nin 11. Ayetinde; “  O suyu gökten bir ölçüye göre indirir, biz onunla ölü memleketi diriltiriz..”, Nahl Suresi 11.ayetinde ise” Allah o su ile size ekin, zeytin, hurma ağaçları, üzümler ve her türlü meyvelerden bitirir. Elbette bunda düşünen bir kavim için bir ibret vardır.” Buyrulmaktadır. Bu ve benzeri Ayet-i Kerimelerden anlayacağımız üzere; Ulu Allah’ımız ( c.c. ) sağlık, temizlik ve enerji kaynaklarımız olan denizleri, ırmakları ve diğer doğal kaynakları insanın emrine amade kılmıştır. Bize düşen; onlardan istifade etmektir. Şükretmek, nankörlük etmemektir. Yararlanmak fakat israf etmemektir. Kirletmemek, temiz tutmaktır. Onda bizimle birlikte diğer canlıların da hakkı olduğunu unutmamaktır.

Yüce Yaratıcımız kainatta her şeyi bir denge ve bir ölçü içinde yaratmıştır. Kara, deniz ve havadaki bu ekolojik dengenin korunmasını istemiştir. On sekiz bin alem ile ifade edilen varlık aleminde bütün mahlukat yaratılış gayesine uygun hareket ederken, haddini,  hududunu tanırken ne yazık ki Kur’an’ın ifadesi ile; “ İnsanların kendi işledikleri kötülükler sebebiyle karada ve denizde bozulma ortaya çıkmıştır...”

Yukarıda ki meali zikredilen Ayet-i Kerimede, ekosistemde meydana gelecek olan bozulmanın, havada, suda ortaya çıkacak olan kirlenmenin müsebbibinin insan olduğu önceden bildirilmiş, insanoğlunun da bu bozulmadan etkileneceği belirtilmiştir.

Çağımızın önemli sıkıntılarından birisi de; ölçüsüz ve dengesiz davranışların sonucu olarak ekolojik dengenin bozulması, buna bağlı olarak da çevre kirliliği sorununun ortaya çıkmasıdır. Çevre kirliliğinden en çok etkilenenlerden birisi de su kaynaklarıdır. Dünya hayatımızda bütün nimetler gibi suyu da ihtiyaçlarımız ölçüsünde kullanarak israf etmemeliyiz. Tabii çevreyi ve ekolojik dengeyi bozmamalıyız. Aksi takdirde diğer canlılarla birlikte bizzat kendimizin zarar göreceğini göz ardı etmemeliyiz.

Yüce dinimiz İslam israfı yasaklamış, israf edenleri Şeytan’ın kardeşleri olarak nitelemiştir.

O halde hedefimiz ölçülü, dengeli olmak, imar etmek, ıslah edebilmek, nimetlerden istifade ederken israf etmemek, bulmak istediğimiz gibi bırakmak olmalıdır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 19mayisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.