petshop
kurtköy escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu 2023 deneme bonusu veren siteler

Tavil İMAMOĞLU
Köşe Yazarı
Tavil İMAMOĞLU
 

ÇEVRE BİLİNCİ

  Yüce dinimiz İslam yeşili korumayı, doğaya sahip çıkmayı emreder. Efendimiz (s.a.v) “Kıyamet kopuyor olsa da elinde dikilecek bir fidanı olan onu diksin”, “Kim bir ağaç diker de onun meyvesinden ya da gölgesinden insanlar veya diğer canlılar yararlanırsa diken için sadaka olur buyurarak ağaç dikmenin, yeşili korumanın, üretici olmanın dinimizdeki yerini belirlemiştir. İnsanoğlunun etrafını kuşatan her şey onun çevresidir. Giyilenler, kullanılanlar, evler, parklar, bahçeler, ulaşım araçları, sokaklar, caddeler, iş yerleri, mahalleler, köyler, kasabalar, şehirler, ormanlar, hava, su, toprak, doğa ve her şey bizim beraber yaşadığımız, bir arada bulunduğumuz nimetlerdir. Sahip olunan nimetlerden meşru şekilde istifade etmek helaldir. Gayri meşru, yersiz, zamansız, gereksiz, yeterinden fazla harcanması israf edilmesi ise haramdır. Küçük menfaatler uğruna yakılıp, yıkılıp yok edilmesinin, kirletilip kullanılamaz hale getirilmesinin yanlışlığı açıktır. Bu yanlışlığın sorumluluğu ve vebali asla göz ardı edilmemelidir. Ağaç toprak erozyonlarına karşı koruyucu kalkan gibidir. Yağmurun yağmasında bulutların davetçisidir. Temiz hava teneffüsünde atmosferin filitresidir. Gölgelenmekte tabiatın tabii şemsiyesidir. Eldeki kalem, defterdir. Kütüphanelerdeki kitap, dedelerin bastonu, ölülerin tabutu, mezarların perdesi ve daha niceleri olan ağaçları ve bu ağaçlardan oluşan ormanları koruyup kollamak dini ve milli bir görevdir. Ormanlarımız aynı zamanda milli servetlerimiz arasındadır. Zenginlik kaynaklarımızın ön sıralarında yerleri vardır. Batılı bir düşünür “Bir yıl sonrasını düşünen tarlasına arpa, buğday eksin. Yirmi yıl sonrasını düşünen tarlasına ağaç diksin. Ömürlük düşünen ise, insan yetiştirsin der.” Unutmamak gerekir ki; yapmak, yetiştirmek zordur. Yıkmak, yakmak, yok etmek ise kolaydır. Erdemlik ise; imar etmektir, ıslah etmektir, koruyup kollamaktır. Kamuya ait ne varsa onda amme hukuku söz konusudur. Umuma ait haklarda ise, tüyü bitmemiş yetimin ve bütün bir milletin hakkı bulunmaktadır. Böyle olunca da geriye ödenmesi ve helallığı alınması nasıl olacak diye düşündürücü bir vebaldir. İyi ve kötü işler yapmaya müsait olarak yaratılan insan; görme, işitme, muhakeme etmek, muhasebe yapmak, kudret sahibi olmak gibi hususlarda sınırlı, yaptığı ve yapacağı işlerde ise sorumlu bir varlıktır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de; “Yaptıklarınızdan mutlaka sorumlu tutulacaksınız.” buyurulmaktadır. Bu gerçeğin bilinci içinde olan kişiler iyi davranışlarda bulunurlar. Kişisel çıkarları uğruna amme hukukuna tecavüz etmezler. Halka hizmeti Hakka hizmet telakki ederler. Yol kenarındaki bir ot saksıda çiçek olur. Saksıdaki bir çiçek tarlaya atılırsa ot olur. Atalarımızın ifadesi ile “Bakarsan bağ bakmazsan dağ olur.” Özellikle içerisinde bulunduğumuz yaz mevsiminde küçük bir ihmalin sonucu olarak yanıp kül olan nice ormanları hatırlayalım. İhmalkar olmayalım. Ağaç dikmek, su kenarlarını kirletmemek, tabiatta ekolojik dengeyi korumak, hayvanlara iyi muamele etmek, onları amaçları dışında kullanmamak gibi hususların sevgili peygamberimizin (s.a.v) emir ve tavsiyeleri arasında olduğunu hatırımızdan çıkarmayalım. Allahımıza hamd Peygamberimize selatu selam okuyanlara selam olsun!
Ekleme Tarihi: 31 Ağustos 2013 - Cumartesi

ÇEVRE BİLİNCİ

 

Yüce dinimiz İslam yeşili korumayı, doğaya sahip çıkmayı emreder. Efendimiz (s.a.v) “Kıyamet kopuyor olsa da elinde dikilecek bir fidanı olan onu diksin”, “Kim bir ağaç diker de onun meyvesinden ya da gölgesinden insanlar veya diğer canlılar yararlanırsa diken için sadaka olur buyurarak ağaç dikmenin, yeşili korumanın, üretici olmanın dinimizdeki yerini belirlemiştir.

İnsanoğlunun etrafını kuşatan her şey onun çevresidir. Giyilenler, kullanılanlar, evler, parklar, bahçeler, ulaşım araçları, sokaklar, caddeler, iş yerleri, mahalleler, köyler, kasabalar, şehirler, ormanlar, hava, su, toprak, doğa ve her şey bizim beraber yaşadığımız, bir arada bulunduğumuz nimetlerdir. Sahip olunan nimetlerden meşru şekilde istifade etmek helaldir. Gayri meşru, yersiz, zamansız, gereksiz, yeterinden fazla harcanması israf edilmesi ise haramdır. Küçük menfaatler uğruna yakılıp, yıkılıp yok edilmesinin, kirletilip kullanılamaz hale getirilmesinin yanlışlığı açıktır. Bu yanlışlığın sorumluluğu ve vebali asla göz ardı edilmemelidir.

Ağaç toprak erozyonlarına karşı koruyucu kalkan gibidir. Yağmurun yağmasında bulutların davetçisidir. Temiz hava teneffüsünde atmosferin filitresidir. Gölgelenmekte tabiatın tabii şemsiyesidir. Eldeki kalem, defterdir. Kütüphanelerdeki kitap, dedelerin bastonu, ölülerin tabutu, mezarların perdesi ve daha niceleri olan ağaçları ve bu ağaçlardan oluşan ormanları koruyup kollamak dini ve milli bir görevdir. Ormanlarımız aynı zamanda milli servetlerimiz arasındadır. Zenginlik kaynaklarımızın ön sıralarında yerleri vardır.

Batılı bir düşünür “Bir yıl sonrasını düşünen tarlasına arpa, buğday eksin. Yirmi yıl sonrasını düşünen tarlasına ağaç diksin. Ömürlük düşünen ise, insan yetiştirsin der.”

Unutmamak gerekir ki; yapmak, yetiştirmek zordur. Yıkmak, yakmak, yok etmek ise kolaydır. Erdemlik ise; imar etmektir, ıslah etmektir, koruyup kollamaktır.

Kamuya ait ne varsa onda amme hukuku söz konusudur. Umuma ait haklarda ise, tüyü bitmemiş yetimin ve bütün bir milletin hakkı bulunmaktadır. Böyle olunca da geriye ödenmesi ve helallığı alınması nasıl olacak diye düşündürücü bir vebaldir.

İyi ve kötü işler yapmaya müsait olarak yaratılan insan; görme, işitme, muhakeme etmek, muhasebe yapmak, kudret sahibi olmak gibi hususlarda sınırlı, yaptığı ve yapacağı işlerde ise sorumlu bir varlıktır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de; “Yaptıklarınızdan mutlaka sorumlu tutulacaksınız.” buyurulmaktadır.

Bu gerçeğin bilinci içinde olan kişiler iyi davranışlarda bulunurlar. Kişisel çıkarları uğruna amme hukukuna tecavüz etmezler. Halka hizmeti Hakka hizmet telakki ederler.

Yol kenarındaki bir ot saksıda çiçek olur. Saksıdaki bir çiçek tarlaya atılırsa ot olur. Atalarımızın ifadesi ile “Bakarsan bağ bakmazsan dağ olur.”

Özellikle içerisinde bulunduğumuz yaz mevsiminde küçük bir ihmalin sonucu olarak yanıp kül olan nice ormanları hatırlayalım. İhmalkar olmayalım.

Ağaç dikmek, su kenarlarını kirletmemek, tabiatta ekolojik dengeyi korumak, hayvanlara iyi muamele etmek, onları amaçları dışında kullanmamak gibi hususların sevgili peygamberimizin (s.a.v) emir ve tavsiyeleri arasında olduğunu hatırımızdan çıkarmayalım. Allahımıza hamd Peygamberimize selatu selam okuyanlara selam olsun!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 19mayisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.