petshop
kurtköy escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu 2023 deneme bonusu veren siteler

Ahmet ANAPALI
Köşe Yazarı
Ahmet ANAPALI
 

19 Mayıs Az Kalsın Atatürk'ün Ölüm Tarihi Olacaktı

    19 Mayıs 1919, işgal güçlerine karşı başlatılan “Milli Kıyamın”en büyük ve en mühim hadisesidir. Fakat Milli Mücadele bununla başlamış değildir. Çünkü Tuğgeneral Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a çıkmasından daha evvel  pek çok paşa, bu mukaddes vazife için Anadolu’ya çıkmış ve vazife yerine yerleşmişti. Üstelik memleketin her şehrinde “Kuva-i Milliye” grupları vardı ve bu milli birlikler, işgal orduları ile çatışmalara giriyordu. Yani Milli mücadele için Anadolu’ya ilk çıkan paşa Mustafa Kemal değil, 6 Nisan 1919’da Erzurum’a giden Kâzım Karabekir Paşa’dır. Anadolu’ya geçen son paşa ise Mustafa Kemal’dir.    Yakın tarihimizde Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkması ile ilgili bilinmeyen hakikatler ne yazık ki halâ mevcuttur. Bütün tarihçilerimiz “Bandırma Vapurunun” eski mi, yeni mi olduğu tartışmasını yapar da, ne hikmetse İçinde Mustafa Kemal’in de bulunduğu “Bandırma Vapuru”nun İngilizler tarafından batırılacağının Mustafa Kemal Paşa’ya kim tarafından haber verildiğini açıklamaz…      16 Mayıs 1919 günü, Mustafa Kemal Paşa ile beraber Samsun’a gidecek olan kumanda heyeti teşekkül etmiş. Herkes ailesiyle sanki bir daha hiç görüşmeyeceklermiş gibi vedalaşmıştır. O günlerde İngilizler de büyük bir hazırlığın içerisindedir. Bu hazırlık kapsamında, Mustafa Kemal ve arkadaşlarını Samsun’a götürecek olan “Bandırma Vapuru”nu Karadeniz’in açıklarında batıracaklardır. Malaya zırhlısı kumandanına, General Harrıngton tarafından son görevi tebliğ edilir ; “İçinde Mustafa Kemal’inde bulunduğu Bandırma Vapuru Karadeniz açıklarında hiçbir iz bırakmadan batırılacak…”    Sultan Vahideddin’in büyük damadı olan İsmail Hakkı Okday, Türk ve İngiliz iş adamlarının da katıldığı Beyoğlu’nun “Tokatlıyan” oteli’ndeki bir toplantıya davetlidir. Bu toplantıda kafalar iyice dumanlandığı sıralarda çok saygın misafirlerle aynı zamanda Mustafa Kemal Paşa’ya Samsun’a gitmek için vizesine onay veren İngiliz istihbarat subayı (evet Mustafa Kemal Samsun’a bir İngiliz Yüzbaşısının verdiği onay ile gitti.) İşkenceci John Bennedıt Godolphın çıkagelmiştir. İçkiyi de biraz fazla kaçırdığı sıralarda damat İsmail Hakkı Beyin de bulunduğu gurubun yanında korkunç haberi ağzından kaçırır;     “…Yarın bir Türk paşası, yanında kalabalık bir misyon ile ordu müfettişi olarak Anadolu’ya hareket edecektir. Bugün vizelerini imzaladım. Yarın öğleyin yola çıkıyorlar. Ancak hedeflerini ulaşamayacaklar. Çünkü onları Karadeniz’in azgın dalgaları arasına gömeceğiz. (19 Mayıs 1919 günü Samsun’a Mustafa Kemal Paşa ile beraber tam 48 subay daha çıkacaktır. Gemi mürettebatıyla beraber bu rakam 72’yi bulacaktır. Yani tek başına ve pusulası bile bozuk bir gemi ile değil…)     Bu arada Mustafa Kemal Paşa ertesi gün hareket edecektir.Yani zaman çok dardır. Kendisine ulaşılması için bir mucize gereklidir.O mucize de gerçekleşmiştir. Mustafa Kemal’in yakın arkadaşı Rauf Orbay bulunur. Bir gün sonra Mustafa Kemal ile vedalaşacaktır. Bunu öğrenen İsmail Hakkı bey derhal harekete geçer. Son dakikada Rauf Orbay’a ulaşmayı başarır. Bu durumdan padişah Vahideddin Han’ın da haberdar olduğunu hatıralarında kaydeden İsmail Hakkı Bey, Rauf Bey’e bu korkunç haberi aktardığında her ikisi de heyecan içindedir. Milletin son ümidi de yok edilmek istenmektedir. Nihayet Galata Rıhtımından Bandırma Vapuruna gitmek için kayığa binmekte olan Mustafa Kemal’e Rauf Bey durumu anlatır. Haberi öğrenen Mustafa Kemal Paşa bir an düşünür; ve der ki ;    “… Beni İstanbul’dan hareket etmeden tutuklayabilir, ya da öldürebilirler. Fakat niçin Karadeniz’de yok etmeyi düşünsünler ki? Evet bunlar benimle beraber Türkiye’yi kurtaracak olan heyeti de yok etmek hedefindedirler.”     Mustafa Kemal Paşa, Sultan Mehmet Vahideddin Han’ın damadı olan İsmail Hakkı Okday kaynaklı bu istihbarî bilgiyi değerlendirmiş, ve Bandırma’nın kaptanına hep kıyıya yakın gitmesi emirini vermiştir. Kıyıya 10-15 metre açıklıkta giden Bandırma vapurunu Karadeniz’in iç taraflarında arayan “Malaya” zırhlısı aradığını bulamamış ve geri dönmüştür. Sonraki zamanlarda Mustafa Kemal Paşa hatıralarında bu hadiseyi anlatacak ve;      “… Bandırma Vapuruna suikast yapılıp batırılacağı gerçeğini bize padişah damadı bildirdi” diyecektir. Allah her zaman doğrunun yanında olmuştur elhamdülillah. Eğer damat İsmail Hakkı Okday bu bilgiye ulaşamasaydı, ve eğer Bandırma gemisi açıktan gitseydi de, Malaya tarafından batırılsaydı, bizim için 19 mayıs tarihi ne ifade edecekti acaba… Kim bilir belki bir “hiç” i… Bir de kaç kişi biliyor acaba Bandırma vapurunun akıbetini… Milli Mücadele tarihinde çok mühim bir rol üstlenen Bandırma Vapuru Cumhuriyet’ten sonra bir çelik tüccarına satılır. O da Bu şanlı vapuru “JİLET” fabrikasında parçalatıp jilet yaptırır… Evet yanlış okumadınız jilet. Biz tarihimize jilet kadar önem veren bir millet olduk. Yazık, çok yazık… Kaynaklar ışığında gerçeği, yalnızca gerçeği bu köşeden aktarmaya devam edeceğim  Selam ve Muhabbetle.... KAYNAKLAR;   1- Son İmparator Vahdettin, Timuçin Mert, Karakutu yayınları, 3. baskı, sayfa 96-97-98-99  2- Şahbaba, Murat Bardakçı, Gri yayınları, 4. baskı, sayfa 125-144    3-Son Padişah Vahdettin, Yılmaz Çetiner, Milliyet Gazetesi yayınları, 7. baskı, sayfa 150  4-Yanya’dan Ankara’ya, İsmail Hakkı Okday, Sebil yayınları, sayfa 420-421-422  
Ekleme Tarihi: 15 Aralık 2012 - Cumartesi

19 Mayıs Az Kalsın Atatürk'ün Ölüm Tarihi Olacaktı

 

 

19 Mayıs 1919, işgal güçlerine karşı başlatılan “Milli Kıyamın”en büyük ve en mühim hadisesidir. Fakat Milli Mücadele bununla başlamış değildir. Çünkü Tuğgeneral Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a çıkmasından daha evvel  pek çok paşa, bu mukaddes vazife için Anadolu’ya çıkmış ve vazife yerine yerleşmişti. Üstelik memleketin her şehrinde “Kuva-i Milliye” grupları vardı ve bu milli birlikler, işgal orduları ile çatışmalara giriyordu. Yani Milli mücadele için Anadolu’ya ilk çıkan paşa Mustafa Kemal değil, 6 Nisan 1919’da Erzurum’a giden Kâzım Karabekir Paşa’dır. Anadolu’ya geçen son paşa ise Mustafa Kemal’dir. 

 

Yakın tarihimizde Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkması ile ilgili bilinmeyen hakikatler ne yazık ki halâ mevcuttur. Bütün tarihçilerimiz “Bandırma Vapurunun” eski mi, yeni mi olduğu tartışmasını yapar da, ne hikmetse İçinde Mustafa Kemal’in de bulunduğu “Bandırma Vapuru”nun İngilizler tarafından batırılacağının Mustafa Kemal Paşa’ya kim tarafından haber verildiğini açıklamaz…   

 

16 Mayıs 1919 günü, Mustafa Kemal Paşa ile beraber Samsun’a gidecek olan kumanda heyeti teşekkül etmiş. Herkes ailesiyle sanki bir daha hiç görüşmeyeceklermiş gibi vedalaşmıştır. O günlerde İngilizler de büyük bir hazırlığın içerisindedir. Bu hazırlık kapsamında, Mustafa Kemal ve arkadaşlarını Samsun’a götürecek olan “Bandırma Vapuru”nu Karadeniz’in açıklarında batıracaklardır. Malaya zırhlısı kumandanına, General Harrıngton tarafından son görevi tebliğ edilir ; “İçinde Mustafa Kemal’inde bulunduğu Bandırma Vapuru Karadeniz açıklarında hiçbir iz bırakmadan batırılacak…” 

 

Sultan Vahideddin’in büyük damadı olan İsmail Hakkı Okday, Türk ve İngiliz iş adamlarının da katıldığı Beyoğlu’nun “Tokatlıyan” oteli’ndeki bir toplantıya davetlidir. Bu toplantıda kafalar iyice dumanlandığı sıralarda çok saygın misafirlerle aynı zamanda Mustafa Kemal Paşa’ya Samsun’a gitmek için vizesine onay veren İngiliz istihbarat subayı (evet Mustafa Kemal Samsun’a bir İngiliz Yüzbaşısının verdiği onay ile gitti.) İşkenceci John Bennedıt Godolphın çıkagelmiştir. İçkiyi de biraz fazla kaçırdığı sıralarda damat İsmail Hakkı Beyin de bulunduğu gurubun yanında korkunç haberi ağzından kaçırır;  

 

“…Yarın bir Türk paşası, yanında kalabalık bir misyon ile ordu müfettişi olarak Anadolu’ya hareket edecektir. Bugün vizelerini imzaladım. Yarın öğleyin yola çıkıyorlar. Ancak hedeflerini ulaşamayacaklar. Çünkü onları Karadeniz’in azgın dalgaları arasına gömeceğiz. (19 Mayıs 1919 günü Samsun’a Mustafa Kemal Paşa ile beraber tam 48 subay daha çıkacaktır. Gemi mürettebatıyla beraber bu rakam 72’yi bulacaktır. Yani tek başına ve pusulası bile bozuk bir gemi ile değil…)  

 

Bu arada Mustafa Kemal Paşa ertesi gün hareket edecektir.Yani zaman çok dardır. Kendisine ulaşılması için bir mucize gereklidir.O mucize de gerçekleşmiştir. Mustafa Kemal’in yakın arkadaşı Rauf Orbay bulunur. Bir gün sonra Mustafa Kemal ile vedalaşacaktır. Bunu öğrenen İsmail Hakkı bey derhal harekete geçer. Son dakikada Rauf Orbay’a ulaşmayı başarır. Bu durumdan padişah Vahideddin Han’ın da haberdar olduğunu hatıralarında kaydeden İsmail Hakkı Bey, Rauf Bey’e bu korkunç haberi aktardığında her ikisi de heyecan içindedir. Milletin son ümidi de yok edilmek istenmektedir. Nihayet Galata Rıhtımından Bandırma Vapuruna gitmek için kayığa binmekte olan Mustafa Kemal’e Rauf Bey durumu anlatır. Haberi öğrenen Mustafa Kemal Paşa bir an düşünür; ve der ki ; 

 

“… Beni İstanbul’dan hareket etmeden tutuklayabilir, ya da öldürebilirler. Fakat niçin Karadeniz’de yok etmeyi düşünsünler ki? Evet bunlar benimle beraber Türkiye’yi kurtaracak olan heyeti de yok etmek hedefindedirler.”  

 

Mustafa Kemal Paşa, Sultan Mehmet Vahideddin Han’ın damadı olan İsmail Hakkı Okday kaynaklı bu istihbarî bilgiyi değerlendirmiş, ve Bandırma’nın kaptanına hep kıyıya yakın gitmesi emirini vermiştir. Kıyıya 10-15 metre açıklıkta giden Bandırma vapurunu Karadeniz’in iç taraflarında arayan “Malaya” zırhlısı aradığını bulamamış ve geri dönmüştür.
Sonraki zamanlarda Mustafa Kemal Paşa hatıralarında bu hadiseyi anlatacak ve;  

 

 “… Bandırma Vapuruna suikast yapılıp batırılacağı gerçeğini bize padişah damadı bildirdi” diyecektir.

Allah her zaman doğrunun yanında olmuştur elhamdülillah. Eğer damat İsmail Hakkı Okday bu bilgiye ulaşamasaydı, ve eğer Bandırma gemisi açıktan gitseydi de, Malaya tarafından batırılsaydı, bizim için 19 mayıs tarihi ne ifade edecekti acaba… Kim bilir belki bir “hiç” i… Bir de kaç kişi biliyor acaba Bandırma vapurunun akıbetini… Milli Mücadele tarihinde çok mühim bir rol üstlenen Bandırma Vapuru Cumhuriyet’ten sonra bir çelik tüccarına satılır. O da Bu şanlı vapuru “JİLET” fabrikasında parçalatıp jilet yaptırır… Evet yanlış okumadınız jilet. Biz tarihimize jilet kadar önem veren bir millet olduk. Yazık, çok yazık… Kaynaklar ışığında gerçeği, yalnızca gerçeği bu köşeden aktarmaya devam edeceğim 

Selam ve Muhabbetle....

KAYNAKLAR;  
1- Son İmparator Vahdettin, Timuçin Mert, Karakutu yayınları, 3. baskı, sayfa 96-97-98-99 
2- Şahbaba, Murat Bardakçı, Gri yayınları, 4. baskı, sayfa 125-144 

 

3-Son Padişah Vahdettin, Yılmaz Çetiner, Milliyet Gazetesi yayınları, 7. baskı, sayfa 150 
4-Yanya’dan Ankara’ya, İsmail Hakkı Okday, Sebil yayınları, sayfa 420-421-422

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 19mayisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.