19 Mayıs Merkez Kur’an Kursu’nda Hafızlık Sevinci: Hafız Murat Sıra İçin Anlamlı Program

19 Mayıs Merkez Kur’an Kursu’nda, Kur’an-ı Kerim’in manevi iklimini kalbine nakşeden genç bir hafız için unutulmaz bir gün yaşandı. Hafız Murat Sıra’nın hafızlık merasimi, duygu dolu anlara sahne oldu.

Programa İlçe Müftüsü Hüseyin Gargı, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Kur’an tilavetleri, dualar ve ilahilerle süslenen programda hem gurur hem de maneviyat iç içe yaşandı. Hafız Murat Sıra, uzun yıllar 19 Mayıs ilçesinde fahri imamlık yapan, gönül hizmetiyle tanınan Ahmet Sıra hocanın evladı. Babasının izinden giderek Kur’an’a hizmet yolunu seçen genç hafız, eğitimini Merkez Kur’an Kursu’nun değerli hocaları Hakkı Çalışkan, Hayrettin Kip, İbrahim Arslan ve Sinan Güleç’in rehberliğinde tamamladı. Program, Kur’an kursu öğrencilerinin seslendirdiği birbirinden güzel ilahilerle başladı. Ardından, Hafız Murat Sıra Kur’an-ı Kerim tilavetiyle gönüllere dokundu. Tilavetin ardından salonda derin bir manevi atmosfer hâkim oldu; dinleyenlerin birçoğu duygularına hâkim olamadı. Hafızın babası Ahmet Sıra da mikrofonu alarak duygularını dile getirdi. Gözyaşları içerisinde yaptığı konuşmada, “Yıllarca camilerde, köylerde, gönüllerde Kur’an’a hizmet etmeye çalıştım. Bugün kendi evladımın hafız oluşuna şahit olmak, bana verilen en büyük nimettir.” sözleriyle dinleyenleri duygulandırdı. Programın sonunda konuşan 19 Mayıs İlçe Müftüsü Hüseyin Gargı ise hafızlığın İslam’daki yüce değerine vurgu yaptı. Müftü Gargı, “Kur’an’ı ezberlemek sadece bir bilgi meselesi değil, bir kalp işidir. Bu yol, sabır, azim ve sevgiyle yürünür. Hafız Murat Sıra’yı, ailesini ve hocalarını gönülden tebrik ediyorum.” dedi. Program, yapılan duaların ardından son buldu. Katılımcılara çeşitli ikramlarda bulunuldu, misafirler hafızın ve ailesinin sevincine ortak oldu. Bu özel günde, bir kez daha Kur’an’a adanmış bir ömür için ilk adım atıldı. 19 Mayıs Merkez Kur’an Kursu’nun manevi atmosferinde, “Kur’an’la yaşa, Kur’an’la yücel” düsturu bir kez daha hayat buldu.