Peygamberimiz (s.a.v.)’e, Cenâb-ı Hakk’ın emrettiği ve razı olduğu hal üzere iman etmenin gerekleri ve emareleri olan “O’nu tanımak ve sevmek” hususlarında değinmek istiyorum.
“Peygamber Efendimiz’e itaat” noktasında Peygamber Efendimiz’in dinin bir unsuru olarak bilinip tanınması gerektiği malumdur. Hâl böyle olunca, O’na itaatin vasfını ortaya koymak hususunda ilk müracaat etmemiz gereken yer yine, dinin ana kaynağı olan Kur’ân’ın kendisi olmalıdır.
Çünkü Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bütün insanlığı kendisine itaate, Kur’ân âyetleriyle davet etmiştir. O’na olan itaatimiz bu âyetlerin gösterdiği istikamet üzere olmalıdır.
Kur’ân-ı Kerim’de Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e itaat, Allah Teala’ya itaat olarak zikredilmiştir. “Kim Peygamber’e itaat ederse, Allah'a itaat etmiş olur...” âyeti bu gerçeği dile getirmektedir. Kur’ân-ı Kerim’de buna yönelik âyetler mevcuttur. Biz burada, bu âyetlerin tamamını uzun uzadıya zikretmek yerine, sadece âyetlerde beyan edilen ana mesaja değinmekle yetineceğiz.
“O’na itaat aynıyla Allah’a itaattir.”(en-Nisâ, 4/80)
“Bir kalpte Allah sevgisinin gerçek oluşu, O’na tabi olmaya bağlıdır.”(Âl-i İmrân, 3/31)
“O’na itaat Allah’a imanın kendisidir.”( Âl-i İmrân, 3/32)
“O’na itaat eden Cennet ve nimetlerine kavuşacak, büyük bir kazanç elde edecek, günahları bağışlanacak, merhamet edilecek ve işleri yoluna konulacaktır.”(en-Nisâ, 4/13; el-Ahzâb, 33/70-71)
Peygamberimize itaatin vasıfları ise şöyle ifade edilmektedir:
“Neyi verdiyse onu almak ve neyden sakındırdıysa ondan kaçınmak.”(el-Haşr, 59/7)
“O’nun rızasını ve hatırını her şeyden üstün tutmak.”(et-Tevbe, 9/62)
“Vermiş olduğu hükme boyun eğip rıza göstermek.”(el-Ahzâb, 33/36)
“O’nu kendi canından üstün tutmak.”(el-Ahzâb, 33/6)
Peygamberimize itaatten yüz çevirenlerin akıbeti ise şöyle zikredilmektedir:
“O’na itaatten yüz çevirenler ve karşı çıkanlar acı, alçaltıcı ve ebedî bir azaba uğratılacaktır.” (en-Nisâ, 4/14; el-Cin, 72/23)
“Peygamberimiz (s.a.v.) ancak bir tebliğcidir ve O’na itaat etmeyenlerden sorumlu değildir.”(en-Nûr, 24/54; el-Mâide, 5/92)
“O’na isyan edenler âhirette yer yarılıp içine girmiş olmayı isteyeceklerdir.”(en-Nisâ, 4/42)
“O’na itaat etmeyenler fasıklardan olup amelleri boşa çıkarılacak ve hidayetten uzak olacaklardır”. (et-Tevbe, 9/24)
“Allah ve Rasûlü’nü incitenler rahmetten mahrum olup Allah onları lanetlemiştir.”(el-Ahzâb, 33/57)
Âyetlerden aldığımız mesajlar bize, O’na kayıtsız şartsız bir teslimiyetin gerekliliğini ifade etmektedir.
İtaat; Allah ve Rasûlü’nün emir ve yasaklarının, kişinin şahsî istek ve arzularına galip gelmesi demektir.