RIZIK; Allah’tan gelen nimet, BEREKET; mânevî bolluk
Hâlid (el-Esedî)'nin oğulları Habbe ve Sevâ' anlatıyor: Hz. Peygamber (sav) bir şeyi tamir etmekle meşgul iken yanına gittik ve ona yardım ettik. O da bize şöyle dedi: “Başlarınız hareket ettiği (yaşadığınız) sürece rızık konusunda ümitsizliğe düşmeyin. Annesi insanı, kıpkırmızı ve çıplak olarak doğurur. Sonra Yüce Allah onun rızkını verir.” 1
Ebû Hüreyre'den nakledildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:“Allah'ın eli doludur. Gece gündüz yaptığı cömertçe lütuflar, O'nun elindekileri tüketmez.”;“Gökleri ve yeri yarattığı günden beri neler verdiğini görmüyor musunuz? (Bütün bu verdikleri) Allah'ın elindeki hiçbir şeyi eksiltmemiştir.” Ve ekledi: “O'nun arşı, suyun üzerindedir. Diğer elinde de terazi vardır (âdildir). O, kimine az verir, kimine de çok verir.” 2
Ebû Hüreyre'nin naklettiğine göre, Allah Resûlü (sav) şöyle buyurmuştur: “Sizden aşağıda olanlara bakın; yukarıda olanlara bakmayın. Bu, Allah'ın (size verdiği) nimetleri küçümsememeniz bakımından daha uygun olur.” 3
Mikdâm'dan (ra) rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Kesinlikle hiç kimse kendi el emeğinden daha hayırlı bir yemek yememiştir...” 4
Câbir (b. Abdullah)'ın naklettiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Kime bir nimet verilir ve o da o nimeti dile getirirse, onun şükrünü yerine getirmiş olur. Eğer onu gizlerse, nimete nankörlük etmiş olur.” 5
Amr b. Şuayb'ın, babası aracılığıyla dedesinden naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Allah, nimetinin eserinin kulunun üzerinde görülmesini sever.” 6
Ebû Hüreyre'nin naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “İnsanlara teşekkür etmeyen, Allah'a da şükretmez.” 7
Vahşî b. Harb'in, babası aracılığı ile dedesinden naklettiğine göre, Hz. Peygamber'in (sav) ashâbı, “Ey Allah'ın Resûlü, yiyoruz ama doymuyoruz!” deyince Peygamber Efendimiz, “Ayrı ayrı yiyor olmalısınız.” demiş, onlar, “Evet” deyince ise şöyle buyurmuştu:“Yemeği topluca yiyin ve (başlarken) Allah'ın adını anın ki, bereketli olsun.” 8
İbn Abbâs'ın naklettiğine göre..., Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Sizden biri yemek yediği zaman, 'Allah'ım, bu yemeği bizim için bereketli eyle ve bize bundan daha hayırlısını ikram eyle.' desin.” 9
Hakîm b. Hizâm'ın naklettiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Alışverişte bulunanlar birbirlerinden ayrılmadıkları sürece kararlarını değiştirme hakkına sahiptirler. Eğer doğruyu söyler ve (malın ayıbını) açıkça dile getirirlerse, alışverişlerinde kendilerine bereket ihsan edilir. Ama yalan söyler ve (kusurları) gizlerlerse alım satımlarının bereketi yok olur gider.” 10
1-İbn Mâce, Zühd, 14; 2-Buhârî, Tevhîd, 19; 3-Müslim, Zühd, 9; 4-Buhârî, Büyû', 15; 5-Ebû Dâvûd, Edeb 11; 6-Tirmizî, Edeb, 54; İbn Hanbel, IV, 438; 7-Tirmizî, Birr, 35; 8-Ebû Dâvûd, Et'ıme, 14; İbn Mâce, Et'ıme, 17; 9-Ebû Dâvûd, Eşribe, 21; 10-Müslim, Büyû', 47; Buhârî, Büyû', 19: