SORULARLA SAADET

Soru: Saadet Partisi Cemaat hükümet tartışmasında kendisini nerede konumlandırıyor?

Soru: Saadet Partisi Cemaat hükümet tartışmasında kendisini nerede konumlandırıyor? Cevap: Öncelikle şunu belirtmeliyim Saadet Partisi yerinde duruyor. Biz 76 milyon insan birlikte yaşamaya mecburuz. Gönüllü olmaktan öte bir durum söz konusudur. Bütün farklılıklarımıza rağmen birbirimize tahammül etmek zorundayız. Bunun ötesinde ne söylenirse söylensin kendimize zarar verir. Siyaset yönetme sanatıdır. Dolayısıyla siyaset milleti yönetme sanatı değil millete hizmet götüren kurumları yönetme sanatıdır. 40 yıldır biz tüm cemaatlere bize yakınlığı ve uzaklığını bildiğimiz halde hakkımızda ne düşündüklerini bildiğimiz halde hep hüsnü zanda bulunmuşuzdur kesinlikle suizanda bulunmamışızdır. Biz insanların mensup oldukları cemaatlerden dolayı zarar görmesini istemeyiz ve başka partilere oy vermiş insanlarımızın da zarar görmesini arzu etmeyiz. 40 yıldır böyle bir durumla karşı karşıya kaldığımızda hakkın yanında yer almayı şiar edinmişizdir. Bugünde diyoruz ki bu kavganın kazananı olmayacaktır aksine kaybeden yine vatandaşımız olacaktır. Biz milli görüş ve Saadet Partililer olarak kaybettiren değil kazandıran bir partiyiz. Soru: Duruşunuza ters düşen medya kuruluşlarına neden demeç  veriyorsunuz yada yayınlarına  neden katılıyorsunuz? Cevap:  Biz ne yaptığımıza bakarız. Biz nasıl olurda mesajımı, düşüncemi, fikrimi en süratli en güçlü şekilde en geniş kitlelere nasıl ulaştırabiliriz bunun arzusundayız. Bugün Kanal7 televizyonu Erbakan hocamınız sayesinde milli görüşçülerden toplanan paralarla kurulmuş bir medya kuruluşudur. Kanal7 bile bize yer vermiyorsa sesimizi nasıl duyurmamız beklenebilir ki?  Dolayısıyla bütün medya bize zamanında ambargo uyguladı şu veya bu değil. Diğer medya kuruluşları fırsat verdilerde biz gidip düşüncelimizi aktarmadık mı? Soru: Paralel devlet yapılanması olduğuna inanıyor musunuz? Cevap: Bugün işbaşına geldiklerinde birtakım paydaşlarına ‘’Ne istediler de vermedik’’ dedikleri yapıya ne  oldu da devlette paralel yapı oldular şeklinde açıklama yapıyor. Burada idari bir güçlüksüz söz konusudur. Daha dün Ergenekon için söylenenleri bugün paralel yapının konuşulması demek iradenin kendilerinde değil farklı bir güçte olduğunun göstergesidir. Bugün meydanlarda nutuk çekmekle iktidar olmuş olabilirsiniz ama olan bitene muktedir olamamışsınız demektir. Soru: Yaşananların asıl amacı AKP den kaybolan ve Saadet Partisinde artan oy oranları olabilir mi? Cevap: Hiç şüpheniz olmasın. Saadet Partisi bu ülkenin tek umududur tek çıkış yoludur. Çünkü iktidar günü kurtarmanın peşindedir. Bizim 4 tane partimiz kapatıldı bizde hukuka, yargıya savaş mı açtık? Milleti meydanlara mı döktük? Milleti mi kışkırttık? Soru:  Yolsuzluk yaptığı iddia edilen bir hükümet bu kadar yol, hastane, havaalanı yapabilir mi? Cevap: Para, spor tesisleri, köprü, duble yollar, sokaklarda arabalar, havaalanları, cep telefonları ve evlerdeki beyaz eşyalar bizim düşüncemize göre kalkınma demek değildir. Kalkınma  ilimdir, irfandır, ahlaktır, yüksek teknolojidir, ağır sanayi hamlesidir, tarımda hayvancılıkta ciddi yatırımlardır. Yol hastane havaalanı insanın karnını doyurmaz. Hayatı kolaylaştıran hizmetlerdir. Fakat işsiz insanımıza iş sağlamamaktadır. Türkiye  %99 dışa bağımlı yaşamaya başlamıştır. Soru: Fransa’da ki terör saldırılarıyla ilgili düşünceleriniz nelerdir? Cevap: Fransa'da yaşanan ve 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör olayını kınıyoruz. Fakat2011 yılında Norveç'te Anders Behring Breivik'in 77 kişiyi öldürmesi gerçek bir terör olayı idi. Ancak kimse kalkıp da "Bu Hıristiyanı terördür" demedi, denmesi de zaten doğru değildi. Onun içindir ki dünyanın neresinde olursa olsun terör olaylarını "İslami" diye nitelendirmek en hafif tabiriyle hastalıktır. Fransa'da 12 kişinin bir kurgu sonucu öldüğü gün Yemen'de de bir bombalı saldırı sonucu 35 kişi öldü. Ancak 12 kişinin ölümü 35 kişinin ölümünden daha çok ilgi gördü. Üzülerek izledik ki Sayın Başbakanımızda oradaki Katillerle paralel safta terör bahanesiyle yürüdü. Soru: Siz iktidara gelirseniz sizi iktidarda tutmazlar ve Saadet kadroları iktidara hazır mı? Cevap: Biz biliriz ki her bir ferdin yegâne kurtuluş yeri Saadet Partisidir. İmtihan dünyasındayız, biz kuvvet ve kudret sahibi yalnızca ALLAH’TIR bunu biliriz, Biz besmele ile başlar asr suresi ile toplantılarımızı bitiririz. Bunu bilir buna iman ederiz. Şunu da biliriz ki Saadet Partisi tek kurtuluş reçetesidir. Herkesin Saadet Partili olması için gayret ederiz 76 milyonun tamamının Saadet Partili olması için gayret ederiz. Evet, 76 milyon insanımız Saadet Partili olma ihtimali yoktur ama görev verildiği zaman ayrım yapmaksızın tamamını adaletle yöneteceğiz. Darbe meselesine gelince artık bu ülkede Süleyman Demirel yok kimse korkmasın iktidar olursak kimse bizi iktidardan alamaz. Bu röportaj için zamanınızı bize ayırdığınız için sizlere teşekkür eder ve son söz olarak şunu söylemek isteriz ‘’ZAFER İNANANLARINDIR VE ZAFER YAKINDIR’’ Allaha emanet olunuz…