Biberoğlu açıklamasının devamında; “Babanın evladını yaralı görmesine rağmen önceliği başka hastalara verdiği yerdir Çanakkale. Her metrekaresi, her cephesi onlarca kahramanlık hikayesiyle dolu , bizlere  ulaşan hikayelerden fazlasının kahramanlarıyla birlikte  toprak altında yattığı yerdir Çannakkale. 30 dan fazla gemiden oluşan Dünyanın en gelişmiş donamasına, savaş uçaklarına, yarım milyon civarı düşman askerine direnen, buna rağmen sessiz sedasız ,13 Kasım 1918’de düşman gemilerine yol verildiği yerdir Çanakkale. 

Bugün bizlere düşen; o Çanakkale ruhunu, o Kurtuluş Savaşı ruhunu kaybetmeden mücadele etmektir. Öğretmenin okulda, hakimlerin mahkemelerde, doktorların hastanede, siyasetçilerin mecliste ve her Türk vatandaşının evinde bağlanması gereken tek güç budur. Bu bizim aziz şehitlerimize karşı vefa borcumuzdur. Bunun haricinde meyledeceğimiz her mihrak bizi yeni yeni felaketlerin kucağına sürükleyecektir.

Hür bir şekilde aldığımız her nefesi, özgür yaşadığımız her günü aziz şehitlerimize borçluyuz, unutma!

Başta Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale’de canını milletine siper yapan tüm şehitler, ardı arkası kesilmeyen iç ve dış saldırılarda hayatını milletine hediye eden tüm şehit ve gazilerimize şükran ve minnet duygularımı sunarım. 18 Mart Çanakkale Zaferimizi en içten dileklerimle kutlarım.