Hem Vatandaş hem de Ülke Kazanıyor

 

ALTINLAR DEVLET GÜVENCESİNDE

Uygulamadaki temel amaç yastık altındaki tahmini olarak 2 bin 200 ton, değer olarak da 100 milyar dolara denk gelen altının ekonomiye kazandırılması olduğunu kaydeden Paşaoğlu, "Bankalar aslında geçmişte 'Altın vakti' adı altında uygulamalar yapmışlardı. Ama bu uygulamalardan farklı olarak, devlet hazinesi bir ihraç gerçekleştiriyor. Burada iki tane yatırım aracı var. Birisi altına dayalı kira sertifikası, diğeri altın tahvili. Vatandaşların aklına bu ikisinin arasında ne fark var gibi bir soru gelebilir. Altına dayalı kira sertifikası daha önce yapılan ihraçlarda olduğu gibi, gayrimenkul alım satım ve kiralamaya dayalı bir yatırım aracı olup, faizi istemeyen ve faiz konusunda hassas olan vatandaşlar için uygun. Altın tahvilindeyse, faiz getirisi elde etmek isteyen vatandaşlarımız düşünülerek elde edilen bir ürün. Vatandaşlarımız, normalde evde saklanan altınlarla alakalı çalınma gibi bir güvenlik riski var. Bu yolla bu risk ortadan kalkmış oluyor. Diğer yandan devlet garantisi var, hazine işin içerisinde. 6 ayda bir 1.2, yıllık da 2.4'e denk gelen bir faiz ve kira getirisi söz konusu. Yani bin gram altın yıl sonunda vatandaşa 24 gram getiri sağlamış olacak. Bu getiriden herhangi bir stopaj kesintisi olmayacak. Diğer tahvillerde yüzde 10'a kadar kesinti oluyordu" diye konuştu.

 

“26-27 EKİM TARİHLERİNDE ŞUBEMİZE BEKLİYORUZ”

Her cins altını alamadıklarını dile getiren Paşaoğlu, “22 ve 24 ayar altın olması gerekiyor. Külçe, çeyrek, yarım ve tam altın olabilir. 22 ve 24 ayar kolyeler, yüzükler, bilezikler olabilir. Ancak üzerlerinde değerli veya değersiz taş olmaması gerekiyor. Reşat altını da kabul edemiyoruz. Şubelerimizde birebir saflık derecelerini tespit eden uzman arkadaşımız olacak. Tespit yapıldıktan sonra, altınlar hiçbir değer kaybı yaşamadan vadesiz altın hesabına aktarılıyor. Ayrıca o hesaplardan da hiçbir şekilde hesap işletim ücreti de alınmıyor. Hesabın vadesi de 2 yıl. 2 yılın sonunda yüzde 4.8'lik bir getiri elde etmiş olacaklar. Vade sonunda ister külçe, isterse çeyrek altın şeklinde ödemelerini yapabiliyoruz. Vade sonunda hazinenin bir ihracı olursa yeniden yararlanmasını sağlayabiliriz. Böylece hem kendileri hem de ülke kazanmış oluyor" sözlerini kaydetti.